Şair kimliğiyle bilinen Zeki Ömer Defne 1903'te Çankırı'da dünyaya geldi. İlk ve ortaokulu Çankırı'da okudu. Daha sonra Ankara Orta Muallim Mektebine kaydoldu. 1920'de okulu bitirdi. İlkokul öğretmeni olarak görev yapmaya başladı. Branş öğretmenliğine geçtikten sonra Kastamonu Lisesinde Türkçe öğretmenliği, edebiyat öğretmenliği ve yöneticilik yaptı. İstanbul Kabataş Lisesinde çalıştı.
Zeki Ömer Defne, öğrenimini sürdürerek İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünü 1939'da tamamladı. Sırasıyla Galatasaray Lisesi, Alman Lisesi, Şişli Terakki Lisesi ve Harp Akademisinde edebiyat öğretmeni olarak görev yaptı. 1970'te Galatasaray Lisesindeki öğretmenliği sırasında emekli oldu.
Yazın hayatına şiirle başlayan Zeki Ömer Defne, ilk şiirini 1923'te "Halk Yolu" dergisinde yayımladı. İlkin Halk Edebiyatı geleneklerine bağlı ve hece ölçüsüyle şiirler kaleme aldı. "Çınaraltı", "Hareket", "Sanat ve Edebiyat", "Ün", "Edebiyat Dünyası", "Şadırvan" dergilerinde şiirleri yayımlandı. 1970'lerde ise şiirleri daha çok "Varlık" dergisinde yayımlandı.
Zeki Ömer Defne, 2 Aralık 1992'de İstanbul'da hayata veda etti. Cenazesi, Karacaahmet Mezarlığı'na defnedildi.
Edebi Kişiliği
Eserleri
Şiir
Denizden Çalınmış ülke
Sessiz Nehir
Kardelenler
Zeki Ömer Defne'nin Şiirlerinden Örnekler
Örnek 1
ZİLLER ÇALACAK
Zil çalacak... Sizler derslere gireceksiniz bir bir.
Zil çalacak, ziller çalacak benimçin,
Duyacağım, evlerden, kırlardan, denizlerden;
Tâ içimden birisi gidecek ardınızdan uça ese...
Ama ben, ben artık gidemeyeceğim.
Zil çalacak... Siz geminize, treninize gireceksiniz bir bir.
Zil çalacak, ziller çalacak benimçin,
Duyacağım, iskelelerden, istasyonlardan bütün;
Tâ içimden birisi koşacak ardınızdan...
Ama ben, ben artık gelemeyeceğim.
Sonra bir gün zil çalacak yine,
Hiç kimseler, kimsecikler duymayacak...
Ne sınıflar, ne iskeleler, ne istasyonlar, ne siz...
Tâ içimden birisi kalacak oralarda...
Ben gideceğim.
Zeki Ömer Defne
Örnek 2
ILGAZ
Yıldızlar çamlara değer de geçer,
Gün burdan başını eğer de geçer.
Sular dizlerini döğer de geçer.
Bir Ilgaz, er Ilgaz, yar Ilgaz!..
Başında bir tavus tuğ gibi çamlar,
Yollara dizilmiş tığ gibi çamlar,
Karşıdan bir zümrüt çığ gibi çamlar.
Bir Ilgaz, er Ilgaz, yar Ilgaz!..
Dalı var; göklere yeşil direktir,
Gölü var; dağlara düşmüş yürektir,
Yolu var; içinde yitsem gerektir.
Bir Ilgaz, er Ilgaz, yar Ilgaz!..
Zeki Ömer Defne